1 Mart 2015 Pazar

Bir kış aktivitesi olarak Kartalkaya

Kartalkaya'da 4 otel var, Kartal, Grand Kartal, Dorukkaya ve Kaya Palazzo.

Diğerlerine hiç gitmedim ama bir kaç senedir kış tatili adresimiz belli Grand Kartal. Bu otele girer girmez kendimi zaman makinesiyle 80'li yıllara ışınlanmış gibi hissediyorum. Mobilyalar, lambriler sağ olsun bu konuda hiç zorluk çekmiyorsunuz.

Otelin yemekleri ise değme restoranlara taş çıkartır. Açık büfe sunulan yemeklerde, her şey bol ve leziz. Bu sene ise tatlı büfesinde nirvanaya ulaşmışlar. Hemmen gittim, tatlı büfesinin şefiyle tanıştım. Bu sene tatlı ekibi yeni gelmiş, Antalya'dan. Kendisini ve ekibini başarılı çalışmalarından dolayı tebrik ettim, o da bana mutfaktan özel tatlı servisi yapmayı teklif etti, ama kabul etmedim. Yüzsüzlüğün alemi yok.

Bu oteli sevmemizin bir başka nedeni de çalışanları. Tüm çalışanlar güleryüzlü, kibar, samimi ama asla sulu değil. Her sene gittiğimizde aynı garsonları görmemiz bu standardın sebebi olsa gerek. Ya da tam tersi, bilemedim işte, anladınız siz onu.

Odalar ise yayla gibi, oldukça geniş. Ferah ferah yayıl. Ama o kadar yayıldıktan sonra toplanması zor olabiliyor, benden uyarması.

11 katlı otelde kritik katlar 1. kat kayak odası ve spa, 4. kat restoran, 5. kat lobi bar. Biz daha önceden kritik lokasyonlara ulaşım kolay olsun diye 2 veya 3. katlardan oda tercih ediyorduk. Maalesef bir asansör problemi vardı otelde. Asansörler çok eski ve yavaş ve ayrıca küçük olduğundan kayak sonrası odaya çıkış problem, akşam yemeğe gitmesi başka bir problemdi. Bu sene odamızın en üst kattan verdiler, yine alt kat istediğimizi belirttik ancak resepsiyon görevlisi asansörlerin yenilendiğini, odayı denenmemizi, memnun kalmazsak değiştirebileceğini belirtti.

Gerçekten de asansörler yenilenmiş, bir tane de büyük bir asansör eklenmiş. Hiç bir sorun yaşamadık.

Bu otele gittiğinizde akşamları çılgın eğlence falan beklemeyin, yok. Zaten gündüz bütün gün kayakta olacağınızdan yeteri kadar yorulup, akşam yemekten sonra çöken ağırlıkla da eğlence falan aranmıyor. En çılgın eğlence şömine başında bir şeyler içip tavla oynamak. Ya da yanınızda bulmaca dergileri, kitaplar götürebilirsiniz.




Grand Kartal'ı çok seviyorum gerçekten. Tam kafa dinlemelik, her şeyden ve herkesten uzaklaşmalık. Hayır efendim, otel bana sponsor falan olmadı. Hatta şimdi bir eleştirimi ileteceğim.

Grand Kartal'ın kayak odasının çıkışını beğenmiyorum. Hem nispeten dar hem de lift'lere ulaşım biraz sıkıntılı. Eğimin bittiği yerle lift'ler arasında uzunca ve düz ve hatta yukarı doğru eğimli bir bölge var. Halbuki Kartal Otel'in kayak odası çıkışı çok daha geniş ve vijjjt diye lift'lerin önüne inebiliyorsunuz. Bu nedenden dolayı acaba seneye Kartal'da mı kalsak diyoruz ama yine yeniden tıpış tıpış Grand Kartal'a gidiyoruz.

Pistler ve liftler konusunda yurt dışındaki tesislerden oldukça eksik olsa da biz Kartalkaya'yı seviyoruz. Sonuçta yerli malı yurdun malı, herkes onu kullanmalı. İnşallah sezon kapanmadan bir de hafta sonu kaçamağı yapabiliriz.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder