Bu blog'da siyaset olmayacak diyorum. Sonra yine dayanamıyorum.
Gerçi en nihayetinde Survivor yarışmacılarını ezbere bilen, dizi olarak Kösem'den gayrısına yüz vermeyen bir kişiyim. Benim siyasetimden nooolcak.
Ne olursa olsun, benim de fikirlerim var.
Tarihe not düşülsün: 16 Nisan 2017 anayasa değişikliği referandumunda YSK, oylar sayılmaya başladıktan sonra "dışarıdan getirildiği kanıtlanmadıkça mühürsüz oylar geçerlidir" buyurdu.
Balık kokarsa tuzlarsın, peki tuz kokarsa ne yaparsın? Gördüğüm kadarıyla hiç bir şey, çünkü öyle gerekmiştir, atı alan Üsküdar'ı geçmiştir.
Hiç bir şey yapamasam da YSK'yı esefle kınıyorum! Bir kere bu karar, mühürsüz oylardan menfaat sağlayacak her kimse, onun zekasına hakarettir.
Ne demek "dışarıdan getirildiği kanıtlanmadıkça"! Zarfların üstüne "ben bunu evden getirdim" mi yazılacaktı yani. Yok artık! Bir atasözünün atasözü olması için söylenmesinin üstünden kaç yıl geçmeli bilmiyorum ama bir Türk büyüğü 23 yıl önce söylemişti "rüşvetin belgesi mi olur p...k"
Neyse, mühürsüz oylar nereye gittiyse gitti, sonuç evet çıktı. Yönetim sistemimiz değişti, başkanlık rejimine geçtik. Umarım ülkemiz için hayırlı olur.
İnternette yaptığım bir araştırmaya göre başkanlık sistemi olan ülkeler şunlarmış:
Afganistan
Amerika Birleşik Devletleri
Arjantin
Azerbaycan
Belarus
Bolivya
Brezilya
Dominik Cumhuriyeti
Endonezya
Ermenistan
Ekvator
El Salvador
Filipinler
Guatemala
Güney Kore
Haiti
Honduras
İran
Kazakistan
Kenya
Kıbrıs
Kolombiya
Kosta Rika
Liberya
Meksika
Nikaragua
Nijerya
Panama
Paraguay
Peru
Seyşeller
Sierra
Leone
Sri Lanka
Sudan
Surinam
Şili
Tanzanya
Türkmenistan
Uganda
Uruguay
Venezuela
Zambiya
Mesela Arjantin var listede, oooo ne güzel bol bol tango yaparız. Dominik Cumhuriyeti de var, hayatımız Survivor olur belki, ay çok güzel valla. Amerika bile var, süper güç olmamız an meselesi. Belki Venezuela'nın güzellik yarışmalarına damga vurmasının sebebi de budur, hanımlar yaşadık.
Ammma piyango Nijerya, Sudan, Surinam, Liberya, Kenya, Afganistan, Zambiya, Uganda'dan falan vurursa resmen s.çtık. Artık ne çıkarsa bahtımıza.
Bir de kafamda bazı sorular var:
1) Evet oyu veren gurbetçi vatandaşlarımız ters göçe ne zaman başlayacak? Belli ki bunca yıldır gurbet ellerde çektikleri o kadar derdin sebebi ülkenin rejimiymiş. Hasretle kendilerini bekliyoruz.
2) Ekonomi ne zaman düzelecek?
3) Üç tarafı denizlerle, dört tarafı düşmanlarla çevrili ülkemize huzur ne zaman gelecek?
4) Devlet Bahçeli'nin bir sonraki icraatı ne olacak?
5) 2 ve 3 numaralı sorulardaki beklentiler gerçekleşmezse parlamenter sisteme geri dönebiliyor muyuz?
6) 2014 seçiminde 1 (bir) adet mühürsüz oy nedeniyle seçim tekrarlatan YSK'nın mühürlü oy / mühürsüz oy konusundaki kafa karışıklığı ne zaman geçecek?
İstediğiniz sorudan başlayabilirsiniz.