18 Mart 2014 Salı

Kar Kokusu

Hayat Denen Oyun kitabıyla mücadelem sonucu yaşadığım hezimetten sonra hem dişime göre, hem de okumaktan keyif alacağım bir kitap seçeyim dedim.

Geçen haftaki "hava soğuyacak, kar geliyor" konulu meteorolojik uyarıları da dikkate alarak konsepte uygun olsun diye Ahmet Ümit'ten Kar Kokusu'nu seçtim.


Tamam kar yağmadı belki ama ben kitabı okurken adeta karlar içindeymişim gibi kokusunu hissettim.

Bilmeyenler için hikayenin kısa özeti: 1985 yılında Moskova'ya eğitime gitmiş bir grup TKP'li. Grupta peşpeşe işlenen iki cinayet. Cinayetlerde darbecilerin parmağı. Olayı aydınlatmaya çalışan Rus istihbaratçıların iç hesaplaşması. Hatta inanmazsınız komunizm eleştirisi bile var. Yani bana var gibi geldi, yoksa bütün kitabı baştan okumam gerkecek.

Her zamanki gibi çok akıcı yazılmış, heyecanı sonuna kadar koruyan, sürükleyici bir Ahmet Ümit romanı. Bu sefer arka planda komünizm ve darbe yıllarında gizli bir yeraltı örgütü haline gelen TKP.

Hep düşünmüşümdür, kaybedeceğini bile bile kavgaya girmek ne büyük bir inanmışlıktır. Bu kitapta da TKP'nin hikayesini okurken gerçekten inanmış insanların azmi / iradesi bir kez daha bu düşüncelerimi depreştirdi.

Şimdi kendimi düzgün ifade edemeyebilirim ama deneyeceğim. Elbette ki bu mücadeleye kaybedeceğini bilerek girmemişlerdir fakat o kadar baskı ve şiddete rağmen yine de kazanacağını ummak, dünyayı değiştireceğine inanmak nasıl bir motivasyon gerektirir acaba. O günlerin koşullarında hangi şartlar bu inancı perçinledi.

O günleri yaşamış kişilerin bu sorulara çok anlamlı cevapları vardır muhakkak, belki de bu yazdıklarımı gülünç bile buluyorlardır. Belki de ben, kimsenin bu kadar güçlü ideallerinin olmadığı bir neslin mensubu olarak bunu anlamakta zorluk çekiyorum. Ama gerçekten anlayamıyorum.

Neyse efendim, kitaba dönecek olursak, okumanızı tavsiye ederim. Bitirdikten sonra teşekkürlerinizi iletirsiniz. Katille ilgili, okurken aklıma çeşitli olasılıklar gelmiş olsa da sonuna kadar gayet iyi saklanmış kendisi.

Bir eleştiri yapmam gerekirse (aslında gerekmiyor, neden gereksin ki, yine de söyleyeceğim) final beni hayal kırıklığına uğrattı diyebilirim. Bittikten sonra "bu bölüm niye yazılmış ki?" diye uzun uzun düşündüm. Olmasa da olurmuş yani.

Bu kitabı okurken TKP grubunun tanıtıldığı yedinci bölümde, yanınızda not alabileceğiniz bir kağıt ve kalemi bulundurmanızı şiddetle tavsiye ederim. Zira ilerleyen bölümlerde aldığınız notlara ihtiyacınız olacak. Aksi takdirde, okumanız sırasında kim kimdir, şu anda hangisinden bahsediyor diye karıştırmak işten bile değil.

Şimdiden iyi okumalar.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder