20 Nisan 2015 Pazartesi

Nostalcik

Geçtiğimiz hafta sonu anılar kuşağı gibi geçti. Bir lise arkadaşımızın evlenmesi sebebiyle bir nevi "lise buluşması" yaşadık. Öncelikle kendisini evlendiği için tebrik ediyor sonra da teşekkürlerimi iletiyorum. Kalpten. Böyle bir buluşmaya vesile olduğu için.

Tamam gerçekçi olalım, hayat artık eskisi gibi değil. Feysbuk diye bir şey var, herkesten bir şekilde haberdar oluyorsun ama, eksikler olsa da, o kadar insanı kanlı canlı bir şekilde bir arada görmek güzeldi.

Önce havadisler: sanırım benim lise arkadaşlarım, ama kız olanlar, birer vampirmiş. 19 sene oldu biz liseden mezun olalı, hepsi aynı kalır mı? Kalmış. Laf aramızda daha da gzelleşenler bile var. Ben de aynı kalmışım, öyle dediler, güzelleşme konusunda kimse bir şey demedi ama.

Erkeklere gelecek olursak, hepsiiiii çooook, nasıl anlatsam, karizmatik desem anladınız siz onu. Neyse, yakışıklı arkadaşlarıma selam olsun. Vampir olmayabilirler ama insan önce insan olmalı nihayetinde.

Böyle çevremden duyuyorum, insanlar lise buluşmalarına Oscar törenlerine hazırlanır gibi hazırlanıyor. Adeta kampa giriyorlar. Ne gereksiz. Bizim okul orta ve lise bir arada olanlardandı, yani ilkokulu bitirir bitirmez bir arada okumaya başladık, ki bu grubun içinde ilkokulu da beraber okuyanların sayısı hiç az değil.

Derdim ilkokul değil de, asıl sonrasını kastediyorum. Eğri oturup doğru konuşalım, bizler ergenlik dönemini bir arada geçirmiş insanlarız. Çirkin ördek yavrusundan kuğuya dönüşme aşamalarımızın her gününü beraber geçirdik. Şimdi görünüşünü değiştirsen de insanların hafızasını nasıl sileceksin. Numara çekmeye, artizlik yapmaya gerek yok yani, rahat olmak lazım.

Bütün hafta sonu masadaki herkesi tek tek düşündüm, herkesle güzel anılarımı bir bir hatırladım. En çok güldüğümüz, kıkırdadığımız, birbirimizi desteklediğimiz her şeyi tek tek anımsadım. Yıllar sonra bakınca her şeyi toz pembe görme eğilimli oluyoruz. Kötü anılar hiç yok muydu peki? Muhakkak vardır, olmaz mı, ama hiç biri aklıma gelmedi. Onlar tarihin tozlu sayfalarında yitip gitmişler, beter olsunlar. Sadece benim değil, herkesinki öyle olmuş ki herkes aynı şekilde neşeliydi. Ya da efendi çocuklar, terbiyelerinden unutmuş gibi davrandılar. İkisi de bana uyar.

Herkesin lise anıları komiktir, bizimkiler de kimseninkilerden aşağı kalacak değil elbet. İki gün boyunca, sanki her şey dün olmuş gibi anlattık güldük, güldük anlattık. Eşler tanıştırıldı, çocuklar kaynaştırıldı.

Pazar akşama doğru arkadaşlardan biri durumu çok güzel ifade etti: "Tatilin son gününü yaşıyor gibiyim, hem tadını çıkara çıkara geçirmek istiyorum bugünü hem de bitmesin diye zamanı durdurmak"

Güzel anıları yad etmek, herkesi mutlu görmek bana çok iyi geldi. Umarım en kısa zamanda yeni anılarımızı biriktirmeye başlarız.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder