En son Ve Dağlar Yankılandı'yı okudum. Sevgili kardeşim duymasın, teee doğum günümde bana aldığı kitabı yeni okuduğumu.
Yazar Khaled Hosseini. Daha önceden Uçurtma Avcısı ve Bin Muhteşem Güneş kitaplarını okumuş hem hikayelere hem de Afganistan'ın başına gelenlere çok çok üzülmüştüm. O nedenle yine tedirginlikle aldım kitabı elime.
Bu sefer iki kardeşin - Abdullah ve Peri - çocukluklarında ayrılması ile başlayan hikayede Afganistan öncekiler kadar başrolde değil. Tinos Adası, San Francisco, Paris ve Kabil arasında gidip gelen bir öykü var. Bir çok da karakter.
Bazı bölümlerde anlatılan karakterlerin hikayelerinin Abdullah ve Peri ile nerede buluşacağını merak ederek okuyorsunuz. Bu arada kitaptaki her karakterin kendileri ve yaşantıları ile olan dertlerine de tanık oluyorsunuz.
Öykü ile ilgili ipucu verip okuma zevkinizi kaçırmak istemediğim için hikayenin gidişatından daha fazla bahsetmeyeceğim sadece tüm karakterlerin sonunda iç huzurlarını bir nebze de olsa bulduklarını söyleyeyim, iki tanesi hariç.
Abdullah, Peri, ikinci Peri, Nebi, Süleyman, Nila, Adel, Adel'in babası, Markos, Thalia, Gholam, İkbal, Odie, Madaline, İdris, Timur, Roşi kitapta resm-i geçit yapan karakterler. Dedim ya çok diye, bu kitabı okurken aklıma 6 kişi teorisi düştü, İngilizce adıyla "six degrees of seperation".
1929'da ortaya konan bu teori diyor ki dünyadaki herkes ama herkes birbirine en fazla 6 kişi uzaklıkta. Şimdi kızlar sıkı durun, müjdeyi veriyorum: Brad Pitt aslında sizin bir arkadaşınızın arkadaşının arkadaşının arkadaşının arkadaşının arkadaşı. Beyler merak etmeyin, sizin için de aynı durum Adriana Lima için geçerli. Grafik olarak gösterecek olursak durum şu:
Yani arkadaşlarınıza iyi davranın, çünkü onlar sizi istediğiniz kişiye ulaştıracak arkadaşlara sahipler.
Şaka bir yana bu teori 1929 yılında ortaya konmuş, '70'lerde daha önce bahsettiğim Milgram da bu konuda bir takım deneyler yapmış. Bu Milgram'ın da hayli ilginç bir işi varmış, özendim kendisine.
Neyse, benim bu teoriden haberdar olmam seneleeeeer öncesine uzanıyor. Ya bir dergide ya da gazetede okumuştum. 6 kişi teorisinin anlatıldığı yazıda, bir de Columbia Üniversitesinin bu konuda bir deney yürüttüğünü, dileyenlerin verilen adrese bir email göndererek deneye katılabileceğini ve kendilerine bilgileri iletilen kişiye sadece arkadaşlarına mail atarak ulaşmaları gerektiğini anlatıyordu.
Gerçekten çok ilginç bulmuş ve denek olmaya niyetlenmiştim. Ancak maalesef bu konu da hayata geçmeyen procelerim arasında yerini aldı.
Yaaa işte böyle, iki Afgan kardeşin dokunaklı hikayesinden yola çıkıp bunu mu anlattın derseniz evet, bunu anlattım derim. Napiim serbest çağrışım muhteşem bir şey.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder